like it

listen to the pronunciation of like it
الإنجليزية - التركية

تعريف like it في الإنجليزية التركية القاموس.

like that
o şekilde

Onu o şekilde bırakmak ister misin? - Do you want to leave it like that?

Patrona o şekilde karşı çıkman bayağı büyük cesaretti. - It was pretty ballsy of you to stand up to the boss like that.

like this
işte böyle
like that
işte böyle
like that
bunun gibi

Bunun gibi hikayeler beni büyülüyor. - Stories like that fascinate me.

Bunun gibi bir şey bulmak istiyorum. - I wanna find something like that.

like that
öyle

Ben asla öyle bir şey söylemezdim. - I would never say anything like that.

Ben asla öyle bir şey söylemezdim. - I'd never say something like that.

like that
şöyle
like this
böyle

Sık sık kendini çalışma odasına kapatır ve böyle şeyler yazar. - He often shuts himself up in the study and writes things like this.

Böyle kirleticiler çoğunlukla otomobil motorlarındaki yakıt tüketiminden kaynaklanmaktadır. - Pollutants like this derive mainly from the combustion of fuel in car engines.

like this
bunun gibi

Bunun gibi bir kamera almak istiyorum. - I would like to get a camera like this.

Bütünüyle bunun gibi bir şey hiç görmedim. - I've never seen anything quite like this.

like this
bu şekilde

Bu şekilde giyindiğim için üzgünüm. - I'm sorry that I'm dressed like this.

Biz onu bu şekilde bırakamayız. - We can't leave him like this.

like that
böyle

Senin böyle bir şey yapman alışılmadık bir durum. - It's unusual for you to do something like that.

Böyle bir şeyi kim yapardı? - Who would do something like that?

like this
hoş bu
like us
bizim gibi
like you
senin gibi

senin gibi birini istiyorum.

O, tam senin gibi, iyi bir golfçü. - He, just like you, is a good golfer.

Senin gibi bir kız arıyorum. - I've been looking for a girl like you.

like me
bencileyin
الإنجليزية - الإنجليزية

تعريف like it في الإنجليزية الإنجليزية القاموس.

like that
Quickly; unexpectedly

He was playing in the yard and, then, like that, he was gone.

like that
Used to indicate agreement with another speaker's statement

And then the truck turned, the box fell out the back, and the truck just kept going. / Yea, like that..

like that
in the same way as that; similar to that
like this
similar to that thing or person; so, thus, in this manner
like it

    التركية النطق

    layk ît

    النطق

    /ˈlīk ət/ /ˈlaɪk ɪt/

    فيديوهات

    ... So people talk about being sick, and she's like, it's OK, ...
    ... surveillance, you could say, "I kinda feel like it might change my behavior if I were ...
المفضلات