الإنجليزية - التركية
تعريف like fish, smelling of fish, strong في الإنجليزية التركية القاموس.
- fishy
- içinde balık tadı olan
- fishy
- balık tadında
Balıkçının hikâyesi balık tadında.
-The fisherman's story is fishy.
- fishy
- kuşku uyandıran
- fishy
- karanlık
- fishy
- inanılması güç
- fishy
- şüpheli
Balıkçının hikâyesi şüpheli.
-The fisherman's story is fishy.
Orada devam eden şüpheli bir şey var.
-There's something fishy going on in there.
- fishy
- balık tadında ya da balık kokulu
- fishy
- şüpheli/balık gibi
- fishy
- fishiness balık vasfı olma
- fishy
- {s} balık gibi
- fishy
- içinde balık tadı veya kokusu bulunma
- fishy
- {s} balık kokulu
- fishy
- içinde balık tadı veya kokusu olan
- fishy
- balıktan ibaret
- fishy
- {s} balık dolu
- fishy
- {s} bityeniği olan
- fishy
- {s} balık kokan; içinde balık tadı olan
- fishy
- dili şüpheli
المصطلحات ذات الصلة
الإنجليزية - الإنجليزية
تعريف like fish, smelling of fish, strong في الإنجليزية الإنجليزية القاموس.
- {n} fishy
like fish, smelling of fish, strong
الواصلة
like fish, smell·ing of fish, strongالنطق
Resimler
المفضلات