Bir düşüneyim. On beş kişi vardı.
- Let me see. There were fifteen people.
Paris'te çektiğiniz resimlere bir bakayım.
- Let me see the pictures you took in Paris.
Tom'un fikrini değiştirip değiştirmediğine bir bakayım.
- Let me see if Tom has changed his mind.
Bir düşüneyim. On beş kişi vardı.
- Let me see. There were fifteen people.
Başka şekillerde size yardımcı olup olamayacağımızı lütfen bize bildirin.
- Please let us know if we can be of help in other ways.
Ne zaman varacağınızı bize bildirin.
- Let us know when you'll arrive.
Tom'un fikrini değiştirip değiştirmediğine bir bakayım.
- Let me see if Tom has changed his mind.
Neyin olduğuna bir bakayım.
- Let me see what you've got.
Lemme go!.
Let me see. What should I make for dinner tonight?.
... ROMNEY: Let me give you some advice. Look at your pension. You also have investments ...
... ROMNEY: ' this was a spontaneous – CROWLEY: Mr. President, let me – ...