Ne kadar zor bir şey, sevmek ve akıllı olmak, ve her ikisi birden.
- How difficult a thing it is, to love, and to be wise, and both at once.
Cennette sevmek için bekleyebilirim.
- I can wait to love in heaven.
Aşkın kör olduğunu söylüyorlar.
- They say love is blind.
Sen benim hayatımın aşkısın.
- You're the love of my life.
Anne sevgisi en muhteşem şeydir.
- Maternal love is the greatest thing.
Yoksulluk kapıdan içeri girdiğinde, sevgi pencereden dışarı uçar.
- When poverty comes in at the door, love flies out the window.
Sevgili kız kardeşim, seni seviyorum.
- I love you, dear sister.
Sevgilim beni sevmiyor.
- My lover doesn't love me.
Başkalarına yardım etmeyi severim.
- I love to help others.
Yaramaz oğul, babasını sevdi.
- The mischievous son loved his dad.
Senin ona aşık olduğun kadar, onun sana aşık olduğunu bilmiyorsan; birine aşık olmak zordur.
- It's hard to love somebody when you don't know whether they love you as much as you love them.
Sana âşık olmaktan kendimi alamadım.
- I couldn't help but fall in love with you.
Cennette sevmek için bekleyebilirim.
- I can wait to love in heaven.
Biz komşularımızı sevmeliyiz.
- We should love our neighbors.
I less than three this website.