left, as opposed to right

listen to the pronunciation of left, as opposed to right
الإنجليزية - التركية

تعريف left, as opposed to right في الإنجليزية التركية القاموس.

other
öteki

Birinin çözümü, ötekinin çözümünü kanıtlayabilir. - The solution of one may prove to be the solution of the other.

Öteki takım bizi hafife aldı. - The other team took us lightly.

other
başka

Başka seçeneğim yoktu. - I had no other choice.

Akıllı insanlar başkalarının hatalarıyla kendi hatalarını düzeltirler. - By other's faults wise men correct their own.

as opposed to
e karşı olarak
as opposed to
-e karşı olarak
other
gayri
other
başka suretle
as opposed to
-e zıt olarak
other
diğeri

George'un iki kuzeni var; biri Almanya'da ve diğeri İsviçre'de yaşıyor. - George has two cousins; one lives in Germany and the other in Switzerland.

Bizim iki kedimiz var, biri beyaz, diğeri siyahtır. - We have two cats; one is white, and the other is black.

other
özgesi
other
başkası

Tom'dan başkasının bunu almayı istemesi pek olası değil. - It's unlikely that anyone other than Tom would be interested in buying this.

Top şimdi başkasında. - Now the shoe is on the other foot.

as opposed to
-in aksine
other
baska türlü
as opposed to
-in aksine olarak
as opposed to
in aksine olarak
other
{s} başka, diğer, öbür. zam. başkası, diğeri, öbürü
other
(Sosyoloji, Toplumbilim) lacan
other
{s} geçen

Bu geçen gün kaybettiğim kalemin aynısı. - This is the same pencil that I lost the other day.

Geçen gün bahsettiğim araba bu. - This is the car I spoke of the other day.

other
every other day gün aşırı
other
başka kimse

Tom'tan başka kimsenin onu yaptığını hiç görmedim. - I've never seen anyone other than Tom do that.

other
başka birisi
other
some day or other günün birinde
other
bir gün

Berberler binlerce yıldır yaşıyor ve başkaları bir gün bile hayatta kalamadı. - The Berbers have lived for thousands of years where others could not survive even one day.

Başkalarına iyilik etmek değerli bir harekettir; başkalarını incitmek bir günahtır. - To do good to others is a meritorious act; to hurt others is a sin.

other
sair
other
(Sosyoloji, Toplumbilim) başkası sartre
other
bundan başka

Bundan başka herhangi bir şey yapma. - Don't do anything other than this.

Bundan başka boyutlarda var mı? - Do you have this in other sizes?

الإنجليزية - الإنجليزية
other
as opposed to
in contrast to, rather than, instead of
as opposed to
in contrast to, contrary to
left, as opposed to right
المفضلات