Yabancı dil öğrenmek zordur.
- It's hard to learn a foreign language.
Fransızca öğrenmek istiyorum.
- I want to learn French.
Bilgili insanlar cahil insanları küçümseme eğilimindedir.
- The learned are apt to despise the ignorant.
Bilgili bir kişiyi dinlemek harika.
- It's marvellous to listen to a learned person.
Yabancı dil öğrenmek zordur.
- It's difficult to learn a foreign language.
Yabancı dil öğrenmek zordur.
- Learning a foreign language is difficult.
Güvenilir kaynaklardan onun hakkında bilgi edindim.
- We learned about that from reliable sources.
Bilgili insanlar cahil insanları küçümseme eğilimindedir.
- The learned are apt to despise the ignorant.
Beşikte öğrenilen mezara kadar taşınır.
- What is learned in the cradle is carried to the tomb.
Zorbalık öğrenilmiş bir davranıştır.
- Bullying is a learned behavior.
Hayallerimden biri İzlandaca öğrenmek.
- One of my dreams is to learn Icelandic.
Yabancı dil öğrenmek zordur.
- Learning a foreign language is difficult.
Sonunda,gerçeği öğrendik.
- Finally we have learned the truth.
Seyircisini kazanmak için konuşmacı, iletişim kurslarından öğrendiği retorik teknikleri kullanarak başvurdu.
- To win his audience, the speaker resorted to using rhetorical techniques he learned from his communication courses.
Şiiri ezberlemek zorunda kaldık.
- We had to learn the poem by heart.
Şiiri ezberlemek bir saatimi aldı.
- It took me an hour to learn the poem by heart.
Learn how to do it better!.
That'll learn him to bust my tomater.
My learned friend (a formal, courteous description of a lawyer).
Everyday behavior is an overlay of learned behavior over instinct.