Cennetin en hızlı yolu derin bir uçurumun içine sıçramaktır.
- The fastest way to heaven is a leap into a deep abyss.
Bu, bir kişi için küçük bir adımdır ama insanlık için dev bir sıçramadır.
- That's one small step for a man, one giant leap for mankind.
Bu, bir kişi için küçük bir adımdır ama insanlık için dev bir sıçramadır.
- That's one small step for man, one giant leap for mankind.
Bu, bir kişi için küçük bir adımdır ama insanlık için dev bir sıçramadır.
- That's one small step for man, one giant leap for mankind.
Sıçramadan önce düşün.
- Think before you leap.
Artık yıllar dışında şubat sadece 28 gün çeker.
- Except for leap years, February has only 28 days.
Bir artık yılda kaç gün vardır?
- How many days does a leap year have?
I had to leap into my clothes.
Tom koltuğundan sıçradı.
- Tom leaped from his seat.
Tom, Mary'ye sıçradı ve onu boğmaya çalıştı.
- Tom leaped at Mary and tried to strangle her.
Köpek sıçradı ve havada diski yakaladı.
- The dog leapt and caught the disk in midair.
Köpek sıçradı ve havada diski yakaladı.
- The dog leapt and caught the disk in midair.
It is better to leap into the void.
That's one small step for man, one giant leap for mankind.
Stateside, a presidential election is a leap-year event.
Please find out all the facts so you won't leap to conclusions.
... to make this leap. ...
... easy for people to kind of make the leap to, well, I've ...