Bu ülkeyi yine çok iyi yapmak için ileri görüşlü bir öndere ihtiyacımız var.
- We need a forward-looking leader to make this country great again.
Beni liderinize götürün.
- Take me to your leader.
Cumhuriyetçi Parti liderleri Devlet Başkanı Hayes'i eleştirdiler.
- Republican Party leaders criticized President Hayes.
ABD'nın Temsilciler Meclisi Azınlık Lideri Cumhuriyetçi John Boehnerdir.
She joined the school team last year, she is the team leader now.
Parti liderleri siyasi reform için bir öneriyi tartışıyorlar.
- Party leaders are hammering out a proposal for political reform.
Ülkenin liderlerinin hiçbir seçeneğim yoktu.
- The nation's leaders had no choice.
The company is the leader in home remodeling in the county.
Senate Majority Leader.
We elected her team leader.
Follow the leader.
... therefore cultural, therefore political, therefore military leader, ...
... That's the public leader board. ...