Hızlı kahverengi tilki tembel kahverengi köpeğin üstüne atladı.
- The quick brown fox jumped over the lazy brown dog.
Tembel olduğum için annem tarafından azarlandım.
- I was scolded by my mother for being lazy.
Tembel çalışanların hepsi işten atılmalı.
- All the workers who are lazy must be fired.
Unutkanlık ve tembellik kardeştir.
- Forgetfulness and laziness are siblings.
Başarı tembellikten gelmez.
- Success does not come from laziness.
Diğer bir deyişle, o tembel bir insandır.
- In other words, he is a lazy person.
John seninle tanışıncaya kadar tembel bir kişiydi.
- John was a lazy person until he met you.
Buna inanabilir misin? O benden bile daha tembeldir.
- Can you believe it? She's even lazier than me.
Tom bile benden daha tembel.
- Tom is even lazier than I am.
I love staying inside and reading on a lazy Sunday.
lazy port.
Get out of bed, you lazy lout!.
Your religion promotes indolence.
- Your religion promotes laziness.