Ateşli silah kurbanlarıyla dolu çok sayıda ambulans vardı.
- There were many ambulances filled with gunshot victims.
Ateşli silahların sesini duyduk.
- We heard the sound of gunshots.
Askerlerin ağır silahları vardı.
- The soldiers had artillery.
Onlar tüfeklerle silahlandılar.
- They armed themselves with guns.
O, bir makineli tüfekle onu vurdu.
- She shot him with a machine gun.
Askerlerin ağır silahları vardı.
- The soldiers had artillery.
Toplar bütün gece gümbürdedi.
- The guns thundered away all night.
Ben uzaktan top ateşi duyuyorum.
- I've been hearing gunfire in the distance.