There wasn't a single survivor.
- Tek bir kurtulan yoktu.
How many survivors were there?
- Kaç tane kurtulan vardı?
When Tom told Chris he didn't like her scarf, she got rid of it.
- Tom Chris'e onun eşarbını sevmediğini söylediğinde, o ondan kurtuldu.
We finally got rid of our old car.
- Sonunda eski arabamızdan kurtulduk.
You should get rid of these weeds.
- Bu yabancı otlardan kurtulmalısın.
It is not easy to get rid of a bad habit.
- Kötü bir alışkanlıktan kurtulmak kolay değildir.
It took me three weeks to get over the flu.
- Gripten kurtulmam tam üç hafta sürdü.
It takes time to get over a divorce.
- Bir boşanmanın etkisinden kurtulmak zaman alır.
How will you dispose of this problem?
- Bu sorundan nasıl kurtulacaksın?
Tom managed to elude capture.
- Tom yakalanmaktan kurtulmayı başardı.