I'm trying to rid myself of this bad habit.
- Kendimi bu kötü alışkanlıktan kurtarmaya çalışıyorum.
I must rid my kitchen of cockroaches.
- Mutfağımı hamamböceklerinden kurtarmalıyım.
He has no redeeming traits.
- Onun kurtarıcı özelliği yok.
They rescued him from danger.
- Onlar onu tehlikeden kurtardılar.
He rescued a boy from drowning.
- Bir çocuğu boğulmaktan kurtardı.
They hurried to their father's rescue.
- Babalarını kurtarmak için acele ettiler.
Try to hold on until a rescue team arrives.
- Bir kurtarma ekibi gelene kadar dayanmaya çalışın.
The man extricated Ellie from a dangerous situation.
- Adam Ellie'yi tehlikeli bir durumdan kurtardı.
This table is made out of salvaged wood.
- Bu masa kurtarılmış ahşaptan yapılır.
Let's salvage what we can.
- Hadi ne kurtarabilirsek kurtaralım.
The man extricated Ellie from a dangerous situation.
- Adam Ellie'yi tehlikeli bir durumdan kurtardı.
The police recovered the stolen money.
- Polis çalınan parayı kurtardı.
The police recovered the stolen jewelry.
- Polisler çalınan mücevheri kurtardı.