He should have bought some pencils.
- Bazı kurşun kalemler almalıydı.
The pencils are sold in dozens.
- Kurşun kalemler düzine halinde satılıyor.
I need an envelope, a piece of paper, and a pencil or a pen.
- Benim bir zarfa, bir parça kağıda ve kurşun kaleme ya da bir dolma kaleme ihtiyacım var.
Someone has walked off with my pencil.
- Birisi kurşun kalemimi çaldı.