The kid kept all of his coins in a piggy bank.
- Çocuk tüm bozuk paralarını bir kumbarada tuttu.
Tom receives a certain amount of pocket money from his wife every week. He puts whatever remains at the end of the week into his piggy bank.
- Tom her hafta eşinden belirli bir miktar cep harçlığı alır. Haftanın sonunda artan parayı kumbarasına koyar.