The problem was beset with difficulties.
- Sorun zorluklarla kuşatıldı.
He led the defense of Ostyn castle, besieged by the Teutonic knights.
- O, Outonic şövalyeleri tarafından kuşatılmış Ostyn kalesinin savunmasını başlattı.
Armed forces besieged the city.
- Silahlı kuvvetler şehri kuşattı.
We're surrounded by police.
- Polis tarafından kuşatıldık.
I see that I am surrounded by hostile faces.
- Düşman yüzler tarafından kuşatıldığımı görüyorum.
They're surrounding us.
- Onlar bizi kuşatıyor.