kriminalbeamter

listen to the pronunciation of kriminalbeamter
ألمانية - التركية
n. r. kri: mi'nalbıamtır detektif
الإنجليزية - التركية

تعريف kriminalbeamter في الإنجليزية التركية القاموس.

detective
dedektif

Tom emekli olmadan önce bir cinayet masası dedektifi idi. - Tom was a homicide detective before he retired.

Tom özel bir dedektif tarafından gölge gibi izlendiğini düşünüyor. - Tom thinks he's being shadowed by a private detective.

detective
{i} detektif
detective
sivil polis
detective
detective story polis romanı
detective
{s} polisiye

O, polisiye hikâyeler okumaktan hoşlandı. - He enjoyed reading detective stories.

Lisa Gardner, dedektif DD Warren hakkında polisiye romanlar yazıyor. - Lisa Gardner writes crime novels about the detective D. D. Warren.

detective
{s} dedektif gibi
detective
private detective özel dedektif
detective
dedektiflikle ilgili
detective
{i} polis hafiyesi
police detective
detektif
detective
{i} hafiye
ألمانية - الإنجليزية
CID officer
police detective
detective on the police force
detective
das Berufsbild „Kriminalbeamter
the career of police detective