Burası hastane değil.
- Das ist kein Krankenhaus.
En yakın hastane nerede?
- Wo ist das nächste Krankenhaus?
Maria hastaneye ulaştı.
- Maria erreichte das Krankenhaus.
Eczane, hastanenin yakınında.
- The pharmacy is near the hospital.
Ateşi için onu hastaneye götürdüler.
- They took him to the hospital for his fever.
Sen revire gitsen iyi olur.
- You'd better go to the infirmary.
Revire gitsen iyi olur.
- You had better go to the infirmary.