Düzeltici lenslere ihtiyacım var.
- I need corrective lenses.
Biz düzeltici önlemleri uygulamalıyız.
- We must apply corrective measures.
Bu hatayı düzelttiğiniz için teşekkür ederim.
- Thank you for correcting this mistake.
Test kağıtlarını düzeltmekle meşgul.
- He is busy correcting test papers.
Test kağıtlarını düzeltmekle meşgul.
- He is busy correcting test papers.
Öğretmenler öğrencilerinin kağıtlarındaki aynı hataları tekrar tekrar düzeltmekten yorgun olmalılar.
- Teachers must be tired of correcting the same mistakes over and over again in their students' papers.