korrigieren

listen to the pronunciation of korrigieren
ألمانية - التركية
düzeltmek

Bazen düzeltmek yazmaktan zordur. - Manchmal ist das Korrigieren schwieriger als das Schreiben.

v. kori'gırın düzeltmek
düzeltmek, tashih etmek
{kori'gırın} düzeltmek
الإنجليزية - التركية

تعريف korrigieren في الإنجليزية التركية القاموس.

correct
düzeltmek

Yanlışlarımı düzeltmekten vazgeçmeni istemiyorum. - I don't want you to quit correcting my mistakes.

Bazen düzeltmek yazmaktan zordur. - Sometimes to correct is harder than to write.

correct
{f} doğrulamak
correct
{s} kusursuz

O kesinlikle kusursuzdur. - She's correct for sure.

Ne Tom ne de Mary kusursuz. - Neither Tom nor Mary is correct.

correct
{f} cezalandırmak
correct
{s} tam

Bu saat tamamen doğrudur. - This watch keeps correct time.

Lütfen bana tam saati söyle. - Please tell me the correct time.

correct
uygunluk
correct
dürüst
correct
doğruluk

Politik doğruluktan korkmuyorum. - I'm not afraid of political correctness.

Onlar politik doğruluktan korkmuyor. - They're not afraid of political correctness.

correct
yanlışı doğruya çevirmek
correct
sağın
correct
{f} düzeltmek, doğrultmak, tashih etmek, ıslah etmek
correct
{s} doğru, yanlışsız
correct
düzeltme

Tom hatalarını düzeltmeye isteksiz görünüyor. - Tom seems to be unwilling to correct his mistakes.

Cümleleri düzeltmeyi severim. - I like to correct sentences.

correct
ihtar
correct
{s} doğru, yerinde
correct
tashih etmek ıslah etmek
correct
cezalandırma
correct
kurala uygun
correct
correction fluid korektör house of correc
correct
(fiil) düzeltmek; doğrulamak; haddini bildirmek; cezalandırmak