I'd like to wring her neck.
- Onun boynunu koparmak istiyorum.
The government did all it could to break family ties.
- Hükümet, aile bağlarını koparmak için elinden gelen her şeyi yaptı.
Eve plucked fruit from the tree of knowledge.
- Havva, bilgi ağacından meyve kopardı.
Eve plucked fruit from the tree of knowledge.
- Havva, bilgi ağacından meyve kopardı.
Where did you pluck them?
- Onları nereden kopardın?
Biraz gayret edin arkadaşlar şu işi koparalım.