التركية - الإنجليزية
تعريف konsoloslar في التركية الإنجليزية القاموس.
- consulates
- consuls
- konsolos
- consul
The consulate helped arrange medical transport for Tom.
-Konsolosluk Tom için tıbbi ulaşımı düzenlemeye yardımcı oldu.
Aren't you from the consulate?
-Sen konsolosluktan değil misin?
- baş konsoloslar
- (Hukuk) consuls-general
- konsolos
- consul (diplomat)
- muavin konsoloslar
- (Hukuk) vice-consuls
المصطلحات ذات الصلة
التركية - التركية
تعريف konsoloslar في التركية التركية القاموس.
- KONSOLOS
- (Osmanlı Dönemi) İtl. Yabancı ülkelerde yurttaşlarının haklarını korumak ve bağlı bulunduğu hükümete siyasî ve ticarî bilgileri vermekle vazifeli hariciye memuru
- Konsolos
- (Hukuk) ŞEHBENDER
- konsolos
- Yabancı ülkelerde, orada bulunan yurttaşlarının haklarını koruyan, bağlı bulunduğu hükûmete siyasal ve ticari bilgileri veren dış işleri görevlisi, şehbender