تعريف komik في التركية الإنجليزية القاموس.
- funny
This dress may look funny, but I like it.
- Bu elbise komik görünebilir ama onu seviyorum.
Jazz isn't dead, it just smells funny.
- Caz ölmedi, sadece komik kokuyor.
- comic
Everyone claims that it's harder to play comic roles than others, but that's not true at all. Doing a good job is always difficult, in any area.
- Herkes komik roller oynamanın diğerlerinden daha zor olduğunu iddia ediyor fakat bu hiç doğru değil. Herhangi bir alanda, iyi bir iş yapmak her zaman zordur.
The comic scenes in the play were overdone.
- Oyundaki komik sahneler abartılıydı.
- laughableness
- derisive
- zinger
- hilarious
It was so hilarious that I snorted with laughter.
- O o kadar komikti ki gülmekten homurdandım.
This is a hilarious story!
- Bu çok komik bir hikaye!
- laughing
His story was so funny that everyone could not help laughing.
- Onun hikayesi o kadar komikti ki gülmemek elimde değildi.
Tom has a funny way of laughing.
- Tom'un komik bir gülme şekli var.
- laugh
He looked so funny that I couldn't help laughing.
- O o kadar komik görünüyordu ki gülmekten kendimi alamadım.
Tom has a funny way of laughing.
- Tom'un komik bir gülme şekli var.
- risible
- funnyman
- quizzical
- rum
- amusing
I don't find that amusing.
- Onu komik bulmuyorum.
Drunkards are often quite amusing.
- Ayyaşlar genellikle oldukça komiktirler.
- jesting
- comical
- jocose
- burlesque
- rich
- Gilbertian
- comical, funny
- droll
- humorous
His behavior at the party was so humorous that I could not help laughing.
- Onun partideki davranışı o kadar komikti ki kendimi gülmekten alamadım.
- comedian
He's not a very funny comedian.
- O çok komik bir komedyen değil.
That comedian is very funny.
- O komedyen çok komik.
- ridiculous
That's the most ridiculous thing I've ever heard.
- O şimdiye kadar duyduğun en komik şey.
I probably sound ridiculous.
- Muhtemelen komik görünüyorum.
- comic, comical; funny; ridiculous; comic, comedian
- farcical
- ludicrous
This is beyond ludicrous.
- Komik ötesi bir durum.
- comedian, comic
- rummy
- laughable
- clownish
- waggish
- funnily
- zany
- grotesque
- çok komik
- very funny
Her hat looked very funny.
- Onun şapkası çok komik görünüyordu.
What you said was very funny.
- Söylediğin çok komikti.
- komik bir şekilde
- ridiculously
- komik olaylar
- comedy
- komik duruma düşmek
- be a laughing stock
- komik duruma düşmek
- be ridiculed
- komik duruma düşmek
- be laughed at
- komik kız
- funny girl
- komik olan nedir
- What is the funny
if somebodys laughing and if you dont knowe what is the funny, you ask this.
- Komik ihtiyar bunak
- Pantaloon
- komik bir biçimde
- comedically
- komik bir halde
- ludicrously
- komik biçimde
- comically
- komik degilsin
- you are funny
- komik derecede hassaslık
- sloppiness
- komik duruma düşme korkusu
- (Pisikoloji, Ruhbilim) katagelophobia
- komik hata
- howler
- komik kimse
- comedian
- komik kitap
- comic book
- komik lâf
- funnies
- komik mimikler yapmak
- mug
- komik olarak
- comically
- komik olmak
- be a howler
- komik oyun senaristi
- gagman
- komik oyun senaristi
- gagwriter
- komik oyun senaristi
- gagster
- komik söz
- gag
- komik taklidini yapmak
- sendup
- komik taklidini yapmak
- travesty
- komik taklit
- parody
- komik tip
- panic
- komik tip
- scream
- komik ve anlamsız benzetme
- (Sanat) grotesquery
- son derece komik
- (Argo) killing
- taklit (komik)
- takeoff
- biraz komik
- it’s a bit rich
- dilde yapılan aptalca veya komik hata
- Irish bull
- hiç de komik değil
- no jesting matter
- ingilizce komik öyküler
- english humorous stories
- kendini komik duruma düşürmek
- make oneself ridiculous
- o çok komik
- That's funny
- resimli komik hikaye
- comic strip
- son derece komik bir şekilde
- killingly
- son derece komik bir şekilde
- sidesplittingly
- yarı ciddi yarı komik
- serio comic
- çabuk söylenen komik şarkı sözleri
- patter
- çok komik
- sidesplitting
- çok komik
- killingly funny
- çok komik
- splitting
- çok komik
- priceless
- çok komik
- screamingly funny
- çok komik
- screaming
- çok komik
- killing
- çok komik durum
- screamer
- çok komik olmak
- be a perfect scream
- çok komik şey
- panic
- çok komik şey
- scream