Coal, charcoal, coal coke and petroleum coke are used as fuels.
- Kömür, mangal kömürü, kok kömürü ve petrol koku yakıt olarak kullanılmaktadır.
This smells like cheese.
- Bu, peynir gibi kokuyor.
Jazz isn't dead, it just smells funny.
- Caz ölmedi, sadece komik kokuyor.
Her breath reeks of alcohol.
- Onun nefesi alkol kokuyor.
When he came and found me, his whole body reeked of alcohol.
- O geldiğinde ve beni bulduğunda, onun bütün vücudu alkol kokuyordu.
The last time that I smelled something similar to this tea was in the giraffe house at the zoo.
- Bu çaya benzer bir şeyin kokusunu son kez hayvanat bahçesinde zürafa evinde kokladım.
Tom picked a flower and smelled it.
- Tom bir çiçek kopardı ve onu kokladı.
Mary is smelling the flowers.
- Mary çiçekleri kokluyor.
The girl is smelling the flowers.
- Kız çiçekleri kokluyor.
The instant he opened the door, he smelt something burning.
- O, kapıyı açar açmaz yanan bir şeyin kokusunu aldı.
Sami's cigarettes smelt like marijuana.
- Sami'nin sigaraları marihuana gibi kokuyordu.