تعريف koşulları في التركية الإنجليزية القاموس.
- to terms
- koşul
- provision
- konfor koşulları
- comfort requirements
- konut koşulları
- (İnşaat) housing conditions
- koşul
- conditions
They did not demand better working conditions.
- Onlar daha iyi çalışma koşulları talep etmedi.
Living conditions were hard.
- Yaşam koşulları zordu.
- koşul
- string
- koşul
- circumstance, condition; stipulation, clause
- koşul
- circumstance
I think I've showed considerable constraint under the circumstances.
- Ben bu koşullar altında önemli bir baskı gösterdiğimi düşünüyorum.
We cannot offer a further price reduction under the current circumstances.
- Biz, mevcut koşullar altında daha fazla fiyat indirimi teklif edemeyiz.
- koşul
- (Bilgisayar) where
- dayanak çalışma koşulları
- (Bilgisayar,Teknik) reference operating conditions
- depolama koşulları
- storage conditions
- iklim koşulları
- climatic factors
- koşul
- term
Few people take the trouble to read all the terms and conditions of a contract before signing it.
- Çok az insan, imzalamadan önce bir sözleşmenin bütün şartlarını ve koşullarını okuma zahmetine katlanır.
Would you accept those terms?
- O koşulları kabul eder misin?
- koşul
- (Bilgisayar) when the
- koşul
- (Bilgisayar) while
- koşul
- clause
- koşul
- restriction
- koşul
- constraint
I think I've showed considerable constraint under the circumstances.
- Ben bu koşullar altında önemli bir baskı gösterdiğimi düşünüyorum.
- koşul
- (Bilgisayar) when
When we borrow money, we must agree to the conditions.
- Para borç aldığımızda koşulları kabul etmeliyiz.
- koşul
- (Bilgisayar) cond
That politician is well versed in internal and external conditions.
- O politikacı iç ve dış koşullarda deneyimlidir.
You can have the last word with a woman, on the condition that it is yes.
- Evet olması koşuluyla, bir kadına son sözü söyleyebilirsin.
- ortam koşulları
- (Jeoloji) ambient conditions
- pazar koşulları
- (Ticaret) market conditions
- koşul
- reservation
- koşul
- condition
Mileage varies with driving conditions.
- Kilometre performansı sürüş koşullarına göre değişir.
You can have the last word with a woman, on the condition that it is yes.
- Evet olması koşuluyla, bir kadına son sözü söyleyebilirsin.
- başvuru koşulları
- requirements for application
- garanti koşulları
- Terms of warranty
- ödeme koşulları
- (Finans) terms of payment
- dizayn koşulları
- design requirements
- dönem koşulları
- conditions o the period
- düzenli hat koşulları
- lines terms
- faaliyet koşulları
- (Politika, Siyaset) operating conditions
- gemi çalışma koşulları
- shipping articles
- hece yapısı koşulları
- (Dilbilim) syllable structure conditions
- kalite koşulları
- (Ticaret) quality requirements
- koşul
- stipulation
- koşul
- requirement
- koşul
- (Hukuk) condition, provision
- koşul
- proviso
- koşul
- state
- kredili işlem koşulları
- (Ticaret) margin requirement
- kötü hava koşulları
- rigors of the weather
- rekabet koşulları
- (Hukuk) conditions of competition
- sürüm koşulları
- (Hukuk) conditions under which goods are marketed
- teslim koşulları
- (Hukuk) delivery terms
- ticaret koşulları
- (Hukuk) terms of trade
- yaşam koşulları
- living conditions
- çalışma koşulları
- working conditions
- şiddetli hava koşulları
- severe weather