koşular

listen to the pronunciation of koşular
التركية - الإنجليزية
runs
Third-person singular simple present indicative form of run
plural form of run
(the runs) Diarrhea/diarrhoea
Panicked withdrawal of money by worried depositors
Third-person singular indicative present tense of to run
The tunnels that connect burrows, mainly beneath Phaeran Varying in size and length, most are unpaved and serve not only as routes for human travel on foot, but also as byways for electrical wiring and water pipes
deep areas in a stream where water flows fast with little or no turbulence
Blemishes on the film that are caused by excessive flow of the coating
plural of run
Diarrhea/diarrhoea
Sagging and curtaining of a coating or paint film, usually caused by improper thinning, excessive film build or poor application techniques
koşu
running

A rabbit is running in the garden. - Bahçede bir tavşan koşuyor.

They are running in the park. - Onlar parkta koşuyorlar.

koşu
race

Some famous foreign runners entered that race. - Bazı ünlü yabancı koşucular o yarışa girdi.

Before the race, the runners have to warm up. - Yarıştan önce koşucular ısınmak zorundadır.

koşu
run

Running is good for your health. - Koşu sağlığınız için iyi.

These birds don’t fly well but they are excellent runners. - Bu kuşlar iyi uçmaz ama harika koşuculardır.

koşu
{i} jogging

Tom worked up a sweat jogging. - Tom bir ter atma koşusuna yavaş yavaş hazırlandı.

I think jogging is good exercise. - Ben koşunun iyi bir egzersiz olduğunu düşünüyorum.

koşu
dash
koşu
{i} trotting
koşu
running track
koşu
footrace
koşu
running, run; race
التركية - التركية

تعريف koşular في التركية التركية القاموس.

koşu
At yarışı: "Koşuların sonuçlarından başka bir şey düşünmesini engelleyen bir hastalığa dönüşmüş."- N. Cumalı
koşu
Koşarak yapılan yarış
koşu
At yarışı
koşular
المفضلات