klassenstufe

listen to the pronunciation of klassenstufe
الإنجليزية - التركية

تعريف klassenstufe في الإنجليزية التركية القاموس.

year
sene

Bu, bizim geçen sene kaldığımız oteldir. - This is the hotel where we stayed last year.

Babası geçen sene ölmüş. - His father died last year.

year
{i} yıl

Geçen yıl Londra'ya gittik. - We went to London last year.

İki yılda ilk kez bir film izledim. - I saw a movie for the first time in two years.

year
{i} yaş

Sam Tom'dan iki yaş küçük. - Sam is two years younger than Tom.

On yaşındayken gitar çalmayı öğrendim. - I learned to play guitar when I was ten years old.

year
her zaman

Tom son iki yıldır para çalıyordu ve Mary bunu her zaman biliyordu. - Tom was stealing money for the last two years, and Mary knew it all the time.

Her zaman gelecek yıl vardır. - There's always next year.

year
daima

Ruslar Fransız yollarını kopyalar, ancak daima elli yıl sonra. - The Russians copy the French ways, but always fifty years later.

year
bir gezegenin güneş etrafinda döndüğü müddet
year
ihtiyarlık
year
zaman

On yıl uzun bir zamandır. - Ten years is a long time.

Yılın hangi zamanında genellikle sahilde zaman geçirmek istersin? - What time of year do you usually like to spend time on the beach?

year
year after year her sene
year
year in year out seneden seneye daima
year
(Askeri) yıl Z

Gelecek yıl zor olacak. - Next year will be tough.

Boston geçen yıl ziyaret ettiğim şehirlerden sadece biri. - Boston is just one of the cities I visited last year.

year
year by year seneden seneye
year
a year and a daybir sene bir gün
ألمانية - الإنجليزية
form (old use)
grade (school year group)
year