kitleler

listen to the pronunciation of kitleler
التركية - الإنجليزية
the masses

Volkswagen was supposed to be the car for the masses! - Volkswagen'in kitlelerin arabası olması gerekiyordu!

Religion is the opiate of the masses. - Din kitlelerin afyonudur.

the throng, the common people
kitle
mass

Newspapers, television, and radio are called the mass media. - Gazeteler,televizyon ve radyo kitle iletişim araçları olarak adlandırılır.

He always stands aloof from the masses. - O her zaman kitlelerden uzak duruyor.

kitle
mass; crowd of people
kitle
populace
kitle
(Tıp) unprocessed bulk
kitle
(Tıp) bulk
kitle
crowds

The fun thing about crowdsourcing is letting other people do the work for us. - Kitlekaynak kullanımı hakkında en eğlenceli şey başka insanların bizim işimizi yapmasına izin vermektir.

kitle
(Askeri,Ticaret) audience

The Mayor addressed a large audience. - Belediye başkanı büyük bir kitleye hitap etti.

Tom really does detest giving speeches in front of large audiences. - Tom geniş kitlenin önünde konuşma yapmaktan hoşlanmaz.

kitle
body
kitle
a mass of

A cloud is a mass of vapor. - Bulut bir buhar kitlesidir.

He is a mass of faults. - O bir hatalar kitlesi.

1 inci dereceden önemli hedef kitleler
(Askeri) high-payoff target
1 inci dereceden önemli hedef kitleler listesi
(Askeri) high-payoff target list
kitle
push
kitle
phys. mass
kitle
massif
kitle
mass, large block or chunk
التركية - التركية

تعريف kitleler في التركية التركية القاموس.

KİTLE
(Osmanlı Dönemi) Kütle. Yığın. Küme
KİTLE
(Osmanlı Dönemi) Mâden, taş gibi şeylerden toplu şey
kitle
İnsan topluluğu
kitle
Kütle
kitle
İnsan topluluğu: "Kendimi bu acı ve acıklı kitlenin bir parçası gibi hissediyordum."- H. E. Adıvar
kitleler
المفضلات