kind; genus; class; form; style, esp

listen to the pronunciation of kind; genus; class; form; style, esp
الإنجليزية - التركية

تعريف kind; genus; class; form; style, esp في الإنجليزية التركية القاموس.

genre
{i} tür

Mozart birçok müzik türünü ilerletti. - Mozart cultivated many musical genres.

Erkek kardeşim ambient denilen bir müzik türünü dinler. - My brother listens to a music genre called ambient.

genre
{i} çeşit
genre
nevi
genre
güz
genre
janr
genre
tarz

En sevdiğiniz tarz nedir? - What's your favorite genre?

genre
günlük hayatı tasvir eden tarz
genre
{i} üslup
genre
{i} biçim
الإنجليزية - الإنجليزية
genre