kimisi

listen to the pronunciation of kimisi
التركية - الإنجليزية
some

Some went on foot, and others by bicycle. - Kimisi yürüyerek, diğerleri de bisikletle gitti.

somebody
some of it; some of them; some people
kimi
who

She doesn't know who built those houses. - O bu evleri kimin yaptığını bilmiyor.

Let's draw lots to decide who goes first. - Kimin birinci olduğuna karar vermek için kura çekelim.

kimi
whom

The man on whom you see the Spirit come down and remain is he who will baptize with the Holy Spirit. - Ruhun kimin üzerine inip durduğunu görürsen, Kutsal Ruh'la vaftiz eden odur.

For whom have you brought the bone? - Kemikleri kimin için getirdiniz?

kimi
some

Some kinds of food make us thirsty. - Kimi yiyecekler bizleri susatırlar.

Some went on foot, and others by bicycle. - Kimisi yürüyerek, diğerleri de bisikletle gitti.

kimi
certain

Sami was certain he knew who was responsible for Layla's death. - Sami, Leyla'nın ölümü için kimin sorumlu olduğunu bildiğinden emindi.

It's still not certain who's going to win this match. - Bu maçı kimin kazanacağı hala belli değil.

kimi
several
Kimi
whomever
kimi
of whom
kimi
whom, who
kimi
some, a number of
kimi
kimsesi relatives
kimi
some; some people; some things
التركية - التركية
Bazısı, birtakımı, kimi
kimi
Birtakımı, bazısı
kimi
Bazı
kimi
Erzurum yöresinde,gövdesi yenilen ya da turşu yapılan otsu bir bitki
kimi
Birtakımı, bazısı: "Kimi su çeker, kimi sebze ayıklar, kimi yufka açar, çamaşır yıkar..."- N. Cumalı
kimi
Bazı (canlı varlıklar için)
kimisi
المفضلات