التركية - الإنجليزية
تعريف keyfi في التركية الإنجليزية القاموس.
- arbitrary
My mother prefers the arbitrary selection of the lottery machines over my lucky numbers.
-Annem benim şanslı numaralarımdansa loto makinesinin keyfi seçimini tercih eder.
If you do not conform to society's arbitrary rules, you will be shunned.
-Toplumun keyfi kurallarına uymazsan dışlanacaksın.
- arbitral
- high-handed
- fancy
- discretionary
- high handed
- keyfi yerinde olmak
- be up to snuff
- keyfi kaçmak
- out of spirits
- keyfi kaçmak
- put off
- keyfi kaçmak
- be annoyed
- keyfi kaçmak
- annoyed
- keyfi kaçmış olmak
- (Konuşma Dili) feel blue
- keyfi tutuklama
- (Politika, Siyaset) arbitrary arrest
- keyfi tutuklama
- (Politika, Siyaset) arbitrary detention
- keyfi yerinde
- in good form
- keyfi yerinde
- complacent
- keyfi yerinde olmak
- in high spirits
- keyfi yerinde olmak
- be in a good humor
- keyfi yerinde olmak
- be in high spirits
- keyfi bozuk olmak
- (deyim) feel under the weather
- keyfi bozulmak
- to be out of sorts
- keyfi davranmak
- act arbitrarily
- keyfi davranmak
- behave arbitrarily
- keyfi gelmek
- feel in a good mood
- keyfi gelmek
- to feel in a good mood
- keyfi gıcır
- (deyim) one's cup of happiness is full
- keyfi gıcır
- (deyim) one's cup is full
- keyfi gıcır olmak
- (deyim) be in fine fettle
- keyfi hareket
- arbitrariness
- keyfi iyi olmak
- to feel well
- keyfi iyi olmak
- feel well
- keyfi kaçmak
- to be out of spirits, to be annoyed, to be put off
- keyfi kaçmak
- be out of one's element
- keyfi kaçmış
- indisposed
- keyfi kaçmış bir şekilde
- annoyedly
- keyfi kaçmış olma
- dispiritedness
- keyfi kullanılabilecek gelir
- (Ticaret) discretionary income
- keyfi kurallar
- (Ticaret) arbitrarily provisions
- keyfi olarak
- arbitrarily
No one shall be arbitrarily deprived of his property.
-Hiç kimse keyfi olarak mal ve mülkünden mahrum edilemez.
- keyfi olmama
- nonarbitrariness
- keyfi olmamak
- (deyim) feel under the weather
- keyfi olmamak
- feel rotten
- keyfi olmamak
- to be out of sorts
- keyfi olmamak
- be out of sorts
- keyfi sabit
- arbitrary constant
- keyfi sınırlı mac yöntemi
- (Askeri) arbitrary boundary mac method
- keyfi yerinde
- in good fettle
- keyfi yerinde
- in high feather
- keyfi yerinde
- in full feather
- keyfi yerinde
- in a good mood
- keyfi yerinde
- in fine fettle
- keyfi yerinde değil
- out of form
- keyfi yerinde olmak
- to be in high spirits
- keyfi yerinde olmamak
- feel out of sorts
- keyfi yerinde olmamak
- have the pips
- keyfi yerinde olmamak
- to be in the doldrums
- keyfi yerinde olmamak
- be in the doldrums
- keyfi yerinde olmamak
- to feel out of sorts, to be in the doldrums, to be down in the dumps
- keyfi yönetim
- (Politika, Siyaset) arbitrary regime
- keyfi yükümlülük
- (Politika, Siyaset) arbitrary liability
- Ramazan keyfi
- bad temper caused by fasting
- sabah keyfi
- morning fun
- sabah keyfi
- morning joy
- sabah keyfi yapmak
- have a fun morning
المصطلحات ذات الصلة
التركية - التركية
تعريف keyfi في التركية التركية القاموس.
- Gerçeğe, akla, yol ve yöntemine uymayan
- insanlarda, hayvanlarda deri ile kemik arasındaki kas ile yağdan oluşan tabaka
- İsteğe bağlı olan
- (Osmanlı Dönemi) bir kânun veya prensibe dayanmayıp, keyif ve istekle ilgili olan
- KEYFÎ
- (Osmanlı Dönemi) (KEYFİYYE) Keyfe, arzuya bağlı. İsteğe âid ve müteallik
- keyfi sıra
- Kendi istediği gibi
- keyfi yerinde
- Neşesi, sağlığı yerinde
- ramazan keyfi
- Oruç tutan bazı kimselerde iftar saatine yakın görülen sinirlilik
- sabah keyfi
- Sabahleyin geç kalkma, yatak keyfi yapma