She shared her piece of cake with me.
- O, kek parçasını benimle paylaştı.
I like neither of the cakes.
- İki keki de sevmiyorum.
I want an English muffin.
- Bir İngiliz keki istiyorum.
You are eating a muffin for breakfast.
- Sen kahvaltı için bir kek yiyorsun.
The fresh strawberries went like hot cakes.
- Taze çilekler sıcak kekler gibi gitti.
kek kalıbını yağla.
I'd like to have cheesecake for dessert.
- Tatlı için peynirli kek istiyorum.
I'd like to eat cheesecake to my heart's content at The Cheesecake Factory.
- Cheesecake Factory'de canımın istediği kadar peynirli kek yemek istiyorum.
I baked you some brownies.
- Sana biraz çikolatalı kek pişirdim.
She baked some chocolate brownies.
- O biraz çikolatalı kek yaptı.
She is partial to chocolate cake.
- Çikolatalı keke düşkündür.
Would you mind giving me your chocolate cake recipe?
- Çikolatalı kek tarifini bana verir misin?