Being on the losing team is disappointing.
The yen is expected to lose value against the dollar.
- Yen'in dolar karşısında değer kaybetmesi bekleniyor.
Why did the lawyer lose in the argument?
- Avukat savunmada niçin kaybetti?
She forgave him for losing all her money.
- O, tüm parasını kaybettiği için onu bağışladı.
I can't talk with my father without losing my temper.
- Kendimi kaybetmeden babamla konuşamam.
Tom lost no time in parting with the money.
- Tom parayı elden çıkarmak için zaman kaybetmedi.
I have lost my watch.
- Kol saatimi kaybettim.
I've mislaid my watch.
- Kol saatimi kaybettim.