kayınbirader

listen to the pronunciation of kayınbirader
التركية - الإنجليزية
brother-in-law

My brother-in-law passed away last Wednesday. - Kayınbiraderim geçen çarşamba vefat etti.

Tom is Mary's brother-in-law. - Tom Mary'nin kayınbiraderidir.

brother in law
brother

My brother-in-law passed away last Wednesday. - Kayınbiraderim geçen çarşamba vefat etti.

He's my sister's husband. He's my brother-in-law. - O benim kız kardeşimin kocası. O benim kayınbiraderim.

brotherinlaw
التركية - التركية
Kayın (II): "Ne lüzumu vardı şimdi kayınbiraderinden söz açmaya."- S. F. Abasıyanık
ini
kayınbirader
المفضلات