katliam, katliam, katliam

listen to the pronunciation of katliam, katliam, katliam
التركية - الإنجليزية
slaughter, massacre, carnage
katliam
slaughter
katliam
carnage

It was a scene of carnage. - Orası bir katliama sahne oldu.

katliam
massacre

It was a huge massacre. - O büyük bir katliamdı.

The massacre in Norway and the recent rebellion and the booty in England, are dreadful in consideration of the circumstances that the world drifted into. - Norveç'te yaşanan katliam ve son günlerde İngiltere'deki ayaklanma ve yağma, dünyanın içine sürüklendiği durum itibarı ile dehşet vericidir.

toplu katliam
slaughterhouse
katliam
genocide
katliam
(Politika, Siyaset) holocaust
katliam yapmak
slaughter
tertip edilmiş katliam
pogrom
katliam
massacre, slaughter, carnage, genocide, pogrom, bloodbath kırım
katliam
decimation
katliam
hecatomb
katliam
battue
katliam
pogrom
katliam
bloodshed

We hope to avoid bloodshed. - Katliamı önlemeyi umuyoruz.

katliam
butchery
katliam
(Hukuk) blood-bath, general massacre, slaughter, assassination
katliam
bloodletting
katliam işlemek
carry out massacre
katliam yapmak
to massacre
katliam yapmak
slay
katliam yapmak
massacre
planlanmış katliam
pogrom
toplu katliam
slaughter
toplu katliam
(deyim) a blood bath
toplu katliam
(deyim) the blood bath
toplu katliam
hecatomb
toplu katliam yapmak
slaughter
toplu katliam yapmak
massacre
التركية - التركية

تعريف katliam, katliam, katliam في التركية التركية القاموس.

katliam
Topluca öldürme, kırım, soy kırımı: "İlk katliamdan kaçan Müslümanların malı, mülkü, evi Makedonya muhacirlerine verilmiş."- Y. K. Beyatlı
katliam
(Osmanlı Dönemi) bir yerde bir anda çok kimsenin öldürülmesi, herkesi kılıçtan geçirme
katliam
Topluca öldürme, kırım, soy kırımı
katliam, katliam, katliam
المفضلات