التركية - الإنجليزية
تعريف karpuz في التركية الإنجليزية القاموس.
- globe-shaped
- watermelon; globe
- watermelon. 2 globe, globe-shaped glass lampshade
- watermelon
Watermelons are in season now.
-Şimdi karpuzların mevsimidir.
I like the taste of watermelon.
-Karpuzun tadını severim.
- (Tabiat Doğa) (bitki, Fam: kabakgiller) melon
- melon
Mary likes watermelons more than melons.
-Mary karpuzları kavunlardan daha fazla sever.
- water melon
- watermelons
- karpuz (lamba için)
- globe
- karpuz kabugu
- watermelon shell
- karpuz fener
- Chinese lantern
- karpuz kabuğundan madalya
- wooden spoon
- karpuz kabuğunu görmeden denize girme
- (Atasözü) Don't do a thing until the time is ripe for it
- karpuz kol
- puff sleeve
- karpuz kol
- balloon sleeve
- karpuz şeklinde
- watermelon shaped
- kavun, karpuz tarlası
- melon, watermelon farm
- ayakının altına karpuz kabuğu koymak
- to scheme to get (someone) fired
- ayağının altına karpuz kabuğu koymak
- to undermine sb's position
- hastaya karpuz/çorba/kar sormak
- to ask someone if he wants something when it's obvious he does
- iki karpuz bir koltuğa sığmaz
- (Atasözü) You can't do two things at once
المصطلحات ذات الصلة
التركية - التركية
تعريف karpuz في التركية التركية القاموس.
- Kadın memesi: "Karpuzları daha da sarsıla sarsıla gülüyordu şimdi."- N. Cumalı
- Kabakgillerden, sürüngen gövdeli bir bitki (Citrullus vulgaris)
- Kadın memesi
- Bu bitkinin iri ve sulu meyvesi
- Karpuz biçiminde yuvarlak ve iri şey
- (Osmanlı Dönemi) CAFÛN
- (Osmanlı Dönemi) CASUS
- karpuz fener
- Şenliklerde kullanılan toparlak kâğıt fener
- acı karpuz
- bakınız: ebucehil karpuzu