Tom caught a snowflake on his tongue.
- Tom diliyle bir kar tanesi yakaladı.
I just saw a few snowflakes.
- Sadece birkaç tane kar tanesi gördüm.
She made a paper snowflake.
- O, kağıttan bir iri kar tanesi yaptı.
Tom looked at the snowflakes falling.
- Tom düşen kar tanelerine baktı.
Tom caught a snowflake on his tongue.
- Tom diliyle bir kar tanesi yakaladı.