kalpler

listen to the pronunciation of kalpler
التركية - الإنجليزية
hearts

Can there be so much anger in celestial hearts? - Çok iyi kalplerde bu kadar çok öfke olabilir mi?

Time heals all broken hearts. - Zaman tüm kırık kalpleri iyileştirir.

plural form of heart
A trick-taking card game in which players are penalized for taking hearts and (especially) the queen of spades
One of the four suits of playing cards, in red, marked with the symbol ♥
Third-person singular simple present indicative form of heart
plural noun, plural of heart
One of the four suits of playing cards, marked with the symbol ♥
third-person singular of heart
a form of whist in which players avoid winning tricks containing hearts of the queen of spades
Amphetamines
The second-highest suit in the bidding (excluding no-trump)
A trick-taking card game
kâlp
heart

My brother wanted to join the army but because of a heart condition he was judged unfit to serve. - Kardeşim orduya katılmak istedi ama bir kalp rahatsızlığı nedeniyle hizmet etmek için uygun olmadığına karar verildi.

We had a heart-to-heart talk with each other. - Biz, birbirlerimizle kalp-kalbe bir konuşma yaptık.

kalp
heart

seni seviyorum.

When he openly declared he would marry Pablo, he almost gave his grandmother a heart attack and made his aunt's eyes burst out of their sockets; however, his little sister beamed with pride. - O Pablo ile evleneceğini açıkça ilan ettiğinde, neredeyse büyük annesine kalp krizi geçirtecekti , halasının gözlerini yuvasından fırlattıracaktı fakat küçük kız kardeşi gururla baktı.

Tom died of a broken heart. - Tom kırık bir kalpten öldü.

kalp
bastard
kalp
false
kalp
forged
kalp
queer
kalp
sympathetic nature
kalp
nerve center
kalp
(Tıp) kardia
kalp
(Çevre) core
kalp
heart disease

I've heard that eating one or two servings of fish a week will reduce your chances of getting heart disease. - Haftada bir ya da iki porsiyon balık yemenin kalp hastalığına yakalanma olasılığınızı azaltacağını duydum.

He has a heart disease. - Onun kalp hastalığı var.

kalp
sensitivity
kâlp
cardiac

The cause of death was cardiac arrest. - Ölüm sebebi ani kalp durmasıydı.

kalp
ticker
kalp
base
kalp
{s} mock
kalp
old ticker
kalp
heart of
kâlp
cardio
Kalp
(Tıp) pot
kalp
phoney
kalp
person who's not what he appears to be
kalp
phony
kalp
counterfeit, false, forged, spurious
kalp
spurious
kalp
bogus
kalp
counterfeit
kalp
breast
kalp
pseudo
التركية - التركية

تعريف kalpler في التركية التركية القاموس.

KALP
(Osmanlı Dönemi) Yalancı. Kendisine güvenilmez olan
KALP
(Osmanlı Dönemi) t. Hileli. Sahte. Taklit
KALP
(Osmanlı Dönemi) Yalandan cesaret satan korkak adam
Kalp
yürek
Kalp
cor
kalp
Kalp hastalığı
kalp
Düzme, sahte, geçmez (para)
kalp
İşe yaramaz, tembel
kalp
Yalancı, kendine güvenilmeyen: "Kalp herifin biri bu..."- R. H. Karay. İşe yaramaz, tembel
kalp
Sahte para
kalp
Duygu, his
kalp
Sahte
kalp
Yalancı, kendine güvenilmeyen
kalp
Bir durumdan başka bir duruma çevirme, dönüştürme
kalp
Akciğerlerin arasında, göğüs boşluğunda bulunan kanı akciğerlere oradan gelen temiz kanı da vücüda pompalayan organ
kalp
Duygu, his: "İnsanı tekrar, kalp ve fikir cennetine eriştirebilecek tek kudret kadındır."- H. E. Adıvar
kalp
Göğüs boşluğunda, iki akciğer arasında, vücudun her yanından gelen kanı akciğerlere ve oradan gelen temiz kanı da vücuda dağıtan organ, yürek
kalp
Göğüs boşluğunda, iki akciğer arasında, vücudun her yanından gelen kanı akciğerlere ve oradan gelen temiz kanı da vücuda dağıtan organ, yürek: "Bak ellerim nasıl titriyor, bak alnım nasıl yanıyor, bak kalbime nasıl çarpıyor."- Y. K. Karaosmanoğlu
kalp
Bir ülkenin, bir kuruluşun işleyiş, yönetim ve varlığını sürdürme bakımından en önde gelen yeri
kalp
Sevgi, gönül
kalpler
المفضلات