I stole your bag because I ran out of money.
- Çantanı çaldım çünkü param kalmamıştı.
You seem to be out of gas.
- Benzininiz kalmamış gibi görünüyorsunuz.
How long will you remain in London?
- Londra'da ne kadar kalacaksın?
How many days will you remain in London?
- Londra'da ne kadar kalacaksın?
I can't stay here forever.
- Sonsuza dek burada kalamam.
I want to stay here longer.
- Burada daha uzun kalmak istiyorum.
I'm now staying at my uncle's.
- Şu an amcamın evinde kalıyorum.
My uncle is staying in Hong Kong at present.
- Amcam şu anda Hong Kong'da kalmaktadır.
Let's quickly finish the remaining work and go out for some drinks.
- Kalan işi çabucak bitirelim ve dışarı biraz içmeye gidelim.
There were few students remaining in the classroom.
- Sınıfta kalan çok az sayıda öğrenci vardı.
He remains loyal to his principles.
- O, prensiplerine sadık kalıyor.
The problem remains to be solved.
- Sorun çözülmeden kalır.