kalkmamak

listen to the pronunciation of kalkmamak
التركية - الإنجليزية
(neg. form of kalkmak ) not to remain seated
remain seated
kalk
got up

She got up to answer the phone. - O, telefona cevap vermek için kalktı.

During the intermission I got up to stretch my legs. - Molada bacaklarımı germek için kalktım.

kalk
rise up
kalk
gotten up
kalk
get up

I usually get up at 8. - Genellikle saat sekizde kalkarım.

I usually get up at eight o'clock. - Genellikle saat sekizde kalkarım.

kalk
up
kalk
{f} take off

The plane is about to take off. - Uçak kalkmak üzeredir.

Tom spent all afternoon at the airport watching the airplanes land and take off. - Tom tüm öğleden sonrayı havaalanında inip kalkan uçakları izleyerek geçirdi.

yerinden kalkmamak
keep one's seat
التركية - التركية

تعريف kalkmamak في التركية التركية القاموس.

kalk
Bir dilden başka bir dile olduğu gibi çevrilen deyim
kalkmamak
المفضلات