You guys are my heroes.
- Siz benim kahramanlarımsınız.
Boys often imitate their sports heroes.
- Erkek çocuklar sık sık spor kahramanlarını taklit ederler.
She played the heroine better than I.
- O, kahramanı benden daha iyi oynadı.
They set up a bronze statue of the hero.
- Kahramanın bronz bir heykelini diktiler.
That doesn't seem very heroic.
- O çok kahramanca görünmüyor.
Tom died a heroic death.
- Tom kahramanca bir ölümle öldü.
Who can read the heroic deeds of brave men without a feeling of respect and admiration?
- Kim saygı ve hayranlık hissi duymadan cesur insanların kahramanca eylemlerini okuyabilir?
This country remains the land of the free because there are so many brave to fight for it.
- Bu ülke onun için mücadele edecek çok sayıda kahraman olduğu için özgürlerin ülkesi olarak kalmaya devam edecektir.
In spite of the tyrant’s persecution, the hero valiantly carried on the struggle.
- Zalim hükümdarın zulmüne rağmen, kahraman cesurca mücadeleye devam etti.
The soldiers fought valiantly, but finally they had to give in.
- Askerler kahramanca savaştılar fakat sonunda teslim olmak zorunda kaldılar.
As the play develops, the real motives of the protagonist become clear.
- Oyun gelişirken, kahramanın gerçek motifleri netleşti.
The protagonist of the new film is a child angel.
- Yeni filmin kahramanı bir çocuk melek.