التركية - الإنجليزية
تعريف kıvrım kıvrım في التركية الإنجليزية القاموس.
- 1. winding, full of twists and turns (road). 2. very curly, full of ringlets (hair). 3. very convoluted. 4. very undulating
- frizz
- kıvrım
- convolution
- kıvrım
- fold
- kıvrım kıvrım kıvranmak
- to writhe violently (in agony)
- kıvrım
- curve
Real women have curves.
-Hakiki kadınların kıvrımları vardır.
A smile is the most beautiful curve on a woman's body.
-Bir tebessüm bir kadının vücudunda en güzel kıvrımdır.
- kıvrım
- plait
- helezoni kıvrım
- swirl
- kıvrım
- lap
- kıvrım
- turn
- kıvrım
- (Mimarlık) scroll
- kıvrım
- tortillon
- kıvrım
- (Tıp) loop
- kıvrım
- folding
- kıvrım (nehirdeki)
- wind
- kıvrım yeri
- (Tekstil) hem
- minik kıvrım
- (Bilgisayar) microbend
- aktif kıvrım
- (Çevre) active fold
- devrik kıvrım
- (Madencilik) inverted fold
- devrik kıvrım
- (Jeoloji) overturned fold
- enine kıvrım
- transverse fold
- helezoni kıvrım
- scroll
- kutu kıvrım
- (Jeoloji) box fold
- kıvrım
- bend
- kıvrım
- curl, twist, pleat; bend; fold, folding
- kıvrım
- sinuosity
- kıvrım
- twine
- kıvrım
- bend (of a road)
- kıvrım
- twirl
- kıvrım
- crease
- kıvrım
- (Anatomi) plica, fold
- kıvrım
- twist
Streets are often twisted and narrow in the suburbs.
-Banliyölerde caddeler kıvrımlı ve dardır.
- kıvrım
- sweep
- kıvrım
- crimp
- kıvrım
- flexion
- kıvrım
- plat
- kıvrım
- volute
- kıvrım
- undulation
- kıvrım
- hook
- kıvrım
- frizz
- kıvrım
- curl; twist; (a) convolution; (an) undulation; fold
- kıvrım
- meander
- kıvrım
- flection
- kıvrım
- geol. fold
- kıvrım
- ringlet (of hair)
- kıvrım bağırsak
- anat . ileum
- kıvrım diüretikler
- (Tıp) loop diuretics
- kıvrım yapmak
- plait
- kıvrım yeri dikişi
- (Tekstil) kivrim yeri dikişi
- senklinal kıvrım
- synclinal fold
- simetrik kıvrım
- symmetrical fold
- süslü kıvrım
- curlicue
- tekne kıvrım
- (Coğrafya) synclinal fold
- uyumsuz kıvrım
- disharmonic fold
- yatık kıvrım
- recumbent fold
- yelpaze kıvrım
- fan fold
- yukarıya kıvrım
- upsweep
المصطلحات ذات الصلة
التركية - التركية
تعريف kıvrım kıvrım في التركية التركية القاموس.
- Kıvrımları olan, dalgalanmış bir yüzey veya dalgalı bir çizgi biçiminde olan
- Kıvrımlı bir biçimde
- kıvrım
- Sarığıburma, sarıburma
- kıvrım
- Ayrım, dönemeç: "Yolun kıvrımında ayrılanlarla dönüp bakıştık."- A. Gündüz
- kıvrım
- Bir şeyin kıvrılan yeri, büklüm
- kıvrım
- Kıvrılma sonunda oluşan toprak dalgası
- kıvrım
- Ayrım, dönemeç
- kıvrım
- Bir tür tatlı
المصطلحات ذات الصلة
kıvrım kıvrım
الواصلة
kıv·rım kıv·rımالنطق
Resimler
السابق
المفضلات