He was the envy of his friends.
- O, arkadaşlarını kıskanıyordu.
Your success excites my envy.
- Senin başarın beni kıskandırıyor.
Tom had good reason to be jealous.
- Tom'un kıskanmak için iyi bir sebebi vardı.
I had good reason to be jealous.
- Kıskanmak için iyi bir nedenim vardı.