They debated other parts of the proposal.
- Teklifin diğer kısımlarını tartıştılar.
In Thailand it has already become too dry to grow rice in some parts of the country.
- Tayland'da ülkenin bazı kısımları pirinç yetiştirmek için şimdiden aşırı kuru hale geldi.
Just a small portion.
- Sadece küçük bir kısım.
Parts of the city looked like a disaster zone following the storm.
- Fırtınadan sonra şehrin bazı kısımları afet alanı gibiydi.
Just a small portion.
- Sadece küçük bir kısım.