küllî

listen to the pronunciation of küllî
التركية - الإنجليزية
التركية - التركية
(Osmanlı Dönemi) Külle mensub. Cüz'iyat ve ferdlerden meydana gelmiş olan. Umumi, bütün
(Osmanlı Dönemi) Çok, ziyade, fazla
(Osmanlı Dönemi) Man: İnsan dediğimiz zaman küll'ü ve küllîyi ifade etmiş oluyoruz. İnsanın eli, ayağı, kolu, gözü dersek cüz' ve cüz'îyi ifade etmiş oluruz. Dünya denilirse küll; dünyanın karaları, kıt'aları veyahut denizleri dediğimiz zaman küll'ün eczasını ifade etmiş oluyoruz. Küll, cüz'lerden meydana geliyor
külli
Bütüne ve genele ilişkin
külli
Tümü kapsayan, tümel
külli
Tümel
külli
(Osmanlı Dönemi) bütüne mensup parçalardan ve fertlerden meydana gelen, umumî, bütün, çok fazla
küllî şuunât
(Osmanlı Dönemi) Allah'ın bütün yaratıkları içine alan işleri
abdi külli
(Osmanlı Dönemi) bütün yaratıkların ibâdetlerini içine alan, onları temsil edebilen kul; insan
küllî
المفضلات