Don't burn your bridges behind you.
- Arkandaki köprüleri yakma.
They had built roads and bridges.
- Onlar yollar ve köprüler yaptılar.
Refugees hid under the bridge.
- Mülteciler köprünün altında saklandı.
A long time ago, there was a bridge here.
- Uzun zaman önce, burada bir köprü vardı.
Would you please make a hyperlink to our corporate site from your page?
- Sizin sayfanızdan bizim kurumsal sitemize bir köprü yapar mısınız?