Nehirde yüzen delikanlı kimdir?
- Who is the boy swimming in the river?
Bazı delikanlılar tenis oynar diğerleri futbol.
- Some boys play tennis and others play soccer.
Oğlana gönderilen mektupta ilginç bir öykü vardı.
- There was an interesting story in the letter to the boy.
Küçük oğlan hayvanat bahçesinde.
- The little boy is at the zoo.
Ben erkek çocukların şarkı söylediğini duydum.
- I heard the boys singing.
Tom ve arkadaşları sahilde oturdu ve erkek çocuklarının yüzmesini izledi.
- Tom and his friends sat on the beach and watched the boys swimming.
Vay be, bu cümle de amma tantana kopardı.
- Boy, that sentence sure caused a kerfuffle.
Oğullarım benim her şeyimdir.
- My boys are my everything.
Benim bütün oğullarım büyüdü.
- My boys are all grown up.
Çocuk bir sal üstünde nehirden aşağıya doğru gitti.
- The boy went down the river on a raft.
Bütün erkekler aşağıya baktı.
- All the boys looked down.
From the old ox, the young one learns to plow.
- Vom älteren Ochsen lernt der junge zu pflügen.