Tom masamızda bize katılmak için uğradı.
- Tom came over to join us at our table.
Bizim takıma katılmak ister misin?
- Would you like to join our team?
Kollajen, dokuların birleştirilmesine yardımcı olan bir proteindir.
- Collagen is a protein that aids the joining of tissues.
Omuz kol ve gövdeyi birleştirir.
- Shoulder joins arm and trunk.
Herkesin menfaatlerinin korunması için sendikalar kurmaya ve bunlara katılmaya hakkı vardır.
- Everyone has the right to form and to join trade unions for the protection of his interests.
Kulübe katılmaz mısın?
- Will you join our club?
Şimdi katıl ve tam bir yıl boyunca ödeme yapma.
- Join now and pay nothing for a whole year.
Lütfen katılmak için çekinmeyin.
- Please feel free to join in.
Keşke takımımıza katılmayı düşünsen.
- I wish you'd consider joining our team.
Tom Mary'yi grubumuza katılması için ikna etti.
- Tom talked Mary into joining our band.
Partiye katılmış olmayı umuyordum.
- I hoped to have joined the party.
Geçen yaz, sonunda on iki yıl önce katılmış olduğum firmadan ayrıldım.
- Last summer, I finally left the firm that I had joined twelve years before.
Tom bizim şirketimize katılıyor.
- Tom is joining our company.
Daha sonra bir kişi daha bize katılıyor olacak.
- One more person will be joining us later.
Kollajen, dokuların birleştirilmesine yardımcı olan bir proteindir.
- Collagen is a protein that aids the joining of tissues.
Omuz kol ve gövdeyi birleştirir.
- Shoulder joins arm and trunk.
These two rivers join in about 80 miles.
We joined our efforts to get an even better result.
Most politicians have joined a party.
I will join you watching the football game as soon as I have finished my work.
You're getting poor response times? Join the club!.
... >>Hugo Barra: And we're welcoming others to join us, of course. ...
... Join me in welcoming Ahmit Singhal to the stage. ...