I'm really bad with names, but I never forget a face.
- Ben isimlerde gerçekten kötüyüm, ama bir yüzü asla unutmam.
I couldn't remember their names.
- Onların isimlerini hatırlayamadım.
In Esperanto, nouns end in o. The plural is formed by adding a j.
- Esperantoda, o ile biten isimler. Çoğul bir j ekleyerek oluşturulur.
Of the remaining words on the list, five are nouns.
- Listede kalan kelimelerin beşi isim.
It's customary for waiters and waitresses to introduce themselves using only their first names.
- Bay ve bayan garsonların ilk isimlerini kullanarak kendilerini tanıtması gelenekseldir.
Tom's was the first name on the list of persons of interest after Mary's murder.
- Mary'nin cinayetinden sonra Tom'unki ilgi kişiler listesinde ilk isimdi.