Solunum istemsiz bir bedensel süreçtir.
- Breathing is an involuntary bodily process.
Sen hiç istemsiz idrar yaşadın mı?
- Do you ever have involuntary urination?
Herhangi bir duygu, eğer samimi ise, istem dışıdır.
- Any emotion, if it is sincere, is involuntary.
Tom'un yardım etmek için isteksizliği Mary'yi şaşırttı.
- Tom's unwillingness to help surprised Mary.
Tom Mary'ye karşı tanıklık etmek için isteksiz gibi görünüyor.
- Tom seems to be unwilling to testify against Mary.
Onu yapmaya gönülsüzüm.
- I'm unwilling to do that.
Sorun, Tom'un görüşmeye tamamen gönülsüz olması.
- The problem is Tom's complete unwillingness to negotiate.
He found himself the involuntary witness in the trial.
He involuntarily overheard the conversation.
Her leg twitched involuntarily.