Tom'u merak uyandırıcı buluyorum.
- I find Tom intriguing.
Bunu merak uyandırıcı bulacaksın.
- You'll find this intriguing.
O çok ilgi çekici bir fikir.
- That's a very intriguing idea.
O ilgi çekici görünüyor.
- That sounds intriguing.
Canlı yenilme düşüncesi korkutucu ve ilgi çekici.
- The thought of being eaten alive was both frightening and intriguing.
O çok ilgi çekici bir fikir.
- That's a very intriguing idea.
Entrika çevirmedin mi?
- Aren't you intrigued?
Bu, entrika, aşk, ihanet ve sırlarla dolu bir hikaye.
- This is a story full of intrigue, love, betrayal and secrets.
... Smart is smart, which is an intriguing finding. ...